December 12, 2008

"An"

Gunler gunleri ne kadar hizli kovaliyor. Nefes aliyor musun? Derin derin...

Hosuma gidecek seyleri ne kadar gec kesfediyorum. Insanin kendi begenilerini erkenden kesfetmesi ne kadar buyuk bir luks. Sen kendini bilmedikce, hayat sifresi kendiliginden cozulmuyor.

Hayati ve kendini daha cok sevebilmek, kucuk seyleri sevebilmek, seni mutlu etmelerine izin verebilmekten geciyor belkide. Sansliyiz ki bunlar sonradan ogrenilenilebilen seyler. Yani dogasinda bu sevme ve farkinda olma beceresi olmayanlar omur boyu "tatsiz hayat mahkumu" degiller illada.


Guzel bir his bir an, bir saniye...koptu dedigin filmi devam ettiriyor...Hayati hissetmek ve kendine daha cok "an" yaratabilmek arasindaki iliskiyi keske bir kelime ile anlatabilseydim. Hepimiz acemiyiz bu konuda. Illaki yaslanmayi beklemek gerekmiyor bunu adam gibi becerebilmek icin.

Anlari bizim icin hazirlayip onumuze koyan yok...Hergunu kendimiz yaratiyoruz. Yaratamadikca kusuyor icimiz kendimize. Bir gunu digerine ekleyip zincir yapip adina hayat diyoruz...Yalnizlik iste bu.

Bu gun bir sey begen, bir seye karsi iyi seyler hisset, bir an icindeki isik parildasin, izin ver...Iyi bir seyi digerine eklediginde o zaman gercek bir donusum olacak. Degistirmek daha kolay olacak imkansiz olanlari. Nelere kadir oldugumuzu hicbirimiz gercekten bilmiyoruz
.

No comments: