January 4, 2008

Gecmiste, kucuk seylerden mutlu olmayi becerebilmis ve ne olursa olsun kafamin icindeki mutlulugu hicbir hain olayin rehin alamamis olmasini dilerdim. Sanirim gecmise dair tek keskem bu. Ama, zaman icinde bunu ogrenmis olmaktan da son derece mutluyum. O nedenle sukurediyorum.

Baskalarinin ne dusundugu, kafalarinda seninle ilgili dusunceleri sadece sanal bir gerceklikten ibaret. Taki kisi kendi elleri ile mutlulugunu ve zihinsel stabilitesini teslim edene kadar; bu noktadan sonra onlarin dusunceleri asil gerceklik oluveriyor. Buna set cekebilmenin sistematik bir suru yolu var, bunlari sonradan da ogrenibiliyor insan. Butun bunlari ozetleyen iki anahtar kelime: "Will Power" ve "Mental Power". Ikisine de sahip cikmak bizim gorevimiz.

Cok hosuma giden bir laf okudum bu gun:
"That is precisely the issue: whether anyone who gets close to you is on their own side. The ones who are, you can work with; the ones who are not you must consider dangerous". Inaniyorumki, kendi taraflarinda olanlar, bu iki guce iclerinde ne olursa olsun sahip cikanlar.

Sukurler olsun bu dunyada oyle bir zamanda yasiyorumki, internet denen bilgi deryasinda hic tanimadigim insanlarin hataya dair yazilarini okuyabiliyor, onlarin tecrubelerinden fayadalanabiliyorum. Bu cagda yasamanin en buyuk avantaji, hatta luksu bu.

2 comments:

Ayşegül Taştaban Erzincanoğlu/ Behçet said...

Çok keyifli yazmaya başlamışsın.. Umarım uzun süre yazılarını okumaya devam ederim..
Sevgiler

Daglarkizi said...

Aysegul paylasimin icin tesekkurler. Bende seni takip ediyorum...
Sevgiler